1- Bazı avukatlık hizmetlerinde KDV oranı %8’e indirilmiştir.
02/10/2019 tarihli ve 30906 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 01/10/2019 tarihli ve 1594 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile; 2007/13033 sayılı BKK eki (II) sayılı listenin (B) bölümüne 32’nci sıra eklenmek suretiyle bazı avukatlık hizmetlerine uygulanan KDV oranı %8’e indirilmiştir.
2007/13033 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı’na ekli (I) sayılı listedeki teslim ve hizmetler %1 oranında, (II) sayılı listedeki teslim ve hizmetler ise %8 oranında KDV’ye tabidir. Bu listelerde yer almayan diğer mal ve hizmetler üzerinden ise genel oranda (%18) KDV hesaplanması gerekmektedir.
1594 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile Kanun’a ekli (II) sayılı listenin “B. Diğer Mal ve Hizmetler” bölümüne aşağıdaki sıra eklenmiştir.
“32- Aile mahkemeleri, tüketici mahkemeleri ve çocuk mahkemelerinin görev alanına giren davalar ve işler, vesayet davaları ve işleri; bu davalara bağlı kanun yolları; iş uyuşmazlıklarında dava şartı olarak arabuluculuk ile bunlara bağlı ilamlı icra takipleri kapsamında verilen avukatlık hizmetleri,”
Bu düzenleme ile söz konusu sırada sayılan avukatlık hizmetlerinde KDV oranı %8’e indirilmiştir. 1594 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı, yayımı tarihi olan, 2 Ekim 2019 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
2- Reeskont işlemlerinde uygulanacak iskonto faiz oranı ile avans işlemlerinde uygulanacak faiz oranı yeniden belirlenmiştir.
Vadesine en çok 3 ay kalan senetler karşılığında yapılan reeskont işlemlerinde uygulanacak iskonto faiz oranı 11 Ekim 2019 tarihinden itibaren yıllık %17,25 (bu tarihe kadar %18,50 ) avans işlemlerinde uygulanacak faiz oranı ise yıllık %18,25 (bu tarihe kadar %19,50 ) olarak belirlenmiştir. Buna göre; 11/10/2019 tarihli ve 30915 sayılı Resmi Gazete’de, yer alan T.C. Merkez Bankası Tebliğince, 238 numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nde açıklandığı üzere Vergi Usul Kanunu’nun 281 ve 285. maddeleri kapsamındaki reeskont hesaplamalarında (senette veya vadeli çekte faiz oranı belirtilmemiş ise) yıllık %18,25 oranının dikkate alınması gerekmektedir. 64 numaralı Vergi Usul Kanunu Sirküleri uyarınca vadeli olarak düzenlenen çekler de reeskont uygulamasından yararlanabilmektedir.
11/10/2019 tarihli Resmi Gazete’de, yer alan T.C. Merkez Bankası Tebliği ile belirlenen yeni faiz oranları, 11 Ekim 2019 tarihinden itibaren geçerli bulunmaktadır.
3- Meslek mensuplarının kendisinin veya yakınının vefatı durumunda beyanname ve bildirimini verdikleri mükelleflerin zor durum hükümlerinden faydalandırılması
Hâlihazırda birçok mükellef beyanname ve bildirimlerini 3568 sayılı Kanun uyarınca yetki almış Serbest Muhasebeci, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir ve Yeminli Mali Müşavirler (meslek mensubu) aracılığıyla göndermek zorunda olup, meslek mensupları aracılığıyla gönderilen beyannameler mükellef tarafından verilmiş kabul edilmektedir.
Öte yandan, beyanname ve bildirimleri meslek mensubu aracılığıyla verilen mükellefler, meslek mensubunun vefatından geç haberdar olabilmekte ya da yakını vefat eden meslek mensupları, defin işlemleri ve vefatla ilgili diğer vecibelerin yerine getirilecek olması nedeniyle süreye ihtiyaç duyabilmekte, bu nedenlerle beyanname ve bildirimlerin verilme süreleri aşıldığından vergi cezaları ile muhatap olunabilmektedir.
Bu itibarla, 213 sayılı Kanunun 17’nci maddesinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye istinaden, meslek mensubunun kendisinin veya yakınının vefat etmesi ve vefat tarihi itibarıyla beyanname/bildirimin verilme süresinin bitimine 7 gün veya daha az süre kalmış olması durumunda, yakını veya kendisi vefat eden meslek mensubu tarafından beyanname/bildirimleri verilen mükelleflerin mezkûr beyanname/bildirim verilme süreleri ile bunlara istinaden tahakkuk eden vergilerin ödeme sürelerinin son günü, bunların verilmesi gereken sürenin son gününü takip eden günden itibaren 7’nci güne uzatılmıştır.
Beyanname/bildirim verme ve ödeme sürelerinin uzatılması, vergi dairelerince yukarıda belirtilen şartların oluştuğunun anlaşılması durumunda re’sen yapılabileceği gibi ilgililerin yazılı başvurusuna istinaden de yapılabilir. Vergi dairesince re’sen uzatma yapılmadığı durumlarda, bu sürelerin dolmasından önce veya sonra beyanname/bildirimleri veren meslek mensubunun kendisinin veya yakınının vefat ettiğinin ve vefat tarihinin ispat ve tevsik edilmesi şarttır.
Bu Sirküler uygulamasında; eşi ve çocuğu ile kendisinin veya eşinin ana, baba ve kardeşi meslek mensubunun yakını kabul edilir.
Örnek 1: Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı Keçiören Vergi Dairesi Müdürlüğü mükelleflerinden SMMM Bay (A) 20.11.2019 tarihinde vefat etmiştir. Bay (A)’nın vefat ettiği tarih itibarıyla, beyannameleri Bay (A) tarafından verilen mükelleflere ait KDV ve muhtasar beyannamelerin verilme süresinin bitimi olan 26.11.2019 tarihine 7 günden az kalmış olması nedeniyle, 26.11.2019 tarihine 7 gün eklenecek ve söz konusu beyannameler 03.12.2019 tarihine kadar verilecek, tahakkuk eden vergiler yine 03.12.2019 tarihine kadar ödenecektir.
4- Yatırım teşvik belgesi kapsamında makine ve teçhizat teslimlerinde KDV istisnası uygulaması
Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No.27) 15.10.2019 tarihli ve 30919 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. 27 seri numaralı Tebliğ ile KDV Genel Uygulama Tebliği’nde aşağıdaki değişiklikler yapılmıştır:
KDV Kanunu’nun (13/d) maddesinde, yatırım teşvik belgesi sahibi mükelleflere belge kapsamındaki makine ve teçhizat teslimleri ile yazılım ve gayri maddi hak satış ve kiralamalarının KDV’den istisna olduğu hükme bağlanmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliği’nin (II/B-5.1) bölümünde, yukarıdaki istisna hükmünün kapsamına ilişkin açıklamalar yer almaktadır. Söz konusu bölümün altıncı paragrafında, taşıt araçlarının makine ve teçhizat kapsamına girmeyeceği belirtildikten sonra parantez içi hükümde; Belediyeler ve İl Özel İdareleri ile bunların bağlı kuruluşları ve hisselerinin tamamına sahip oldukları şirketlerce şehir içi yolcu taşımacılığında kullanılmak üzere iktisap edilecek olan otobüslerin hariç olduğu yani istisnadan faydalanabileceğine ilişkin düzenleme bulunmaktadır.
Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No.27) ile söz konusu parantez içi düzenlemeye minibüsler de ilave edilmiştir.
Buna göre Belediyeler ve İl Özel İdareleri ile bunların bağlı kuruluşları ve hisselerinin tamamına sahip oldukları şirketlerce şehir içi yolcu taşımacılığında kullanılmak üzere yatırım teşvik belgesi kapsamında iktisap edilecek olan minibüsler de KDV Kanunu’nun 13/d maddesindeki KDV istisnasından yararlanabilecektir. Yukarıdaki değişiklik ve düzenlemeler, Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No.27) Tebliğ’in yayım tarihi olan, 15 Ekim 2019 yürürlüğe girmiştir.
5- Ulusal güvenlik amaçlı teslim ve hizmetlere ilişkin KDV istisnası
KDV Kanunu’nun 13. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendi uyarınca, ulusal güvenlik kuruluşlarına (Milli Savunma Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı, Savunma Sanayii Müsteşarlığı, Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Gümrük Muhafaza Genel Müdürlüğü) yapılan ulusal güvenlik amaçlı teslim ve hizmetler KDV’den istisnadır.
KDV Genel Uygulama Tebliği’nin (II/B-7.1) bölümünde yukarıdaki istisna hükmünün kapsamına ilişkin açıklamalar yer almaktadır.
Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No.27) ile ilgili bölüme aşağıdaki cümle eklenmiştir.
“Diğer taraftan ulusal güvenlik kuruluşlarınca milli savunma ve iç güvenlik ihtiyaçları için kullanılan kent güvenlik ve plaka tanıma sistemleri dahil tarama, tanıma ve takip sistemleri, radar sistemleri ile istisna kapsamındaki araç, silah ve sistemlerine ilişkin araştırma-geliştirme ve test faaliyetlerine yönelik zorunlu olarak kullanılması gereken tesislerin teslimi de bu istisna kapsamında değerlendirilir.”
Bu değişiklikle, ulusal güvenlik kuruluşlarına yapılan yukarıdaki teslimler de KDV Kanunu’nun 13/f maddesindeki istisnadan yararlanabilecektir. Yukarıdaki değişiklik ve düzenlemeler, Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No.27) Tebliğ’in yayım tarihi olan, 15 Ekim 2019 yürürlüğe girmiştir.
6- Yabancılara konut satışlarında KDV istisnası
KDV Kanunu’nun 13. maddesine 6824 sayılı Kanun’un 7. maddesiyle 1 Nisan 2017 tarihinden itibaren uygulanmak üzere, dar mükellefler ile Türkiye’de yerleşik olmayan Türk vatandaşlarına yapılan işyeri ve konut teslimlerine KDV istisnası getirilmişti.
Buna göre konut veya iş yeri olarak inşa edilen binaların ilk tesliminde uygulanmak ve bedeli döviz olarak Türkiye’ye getirilmek kaydıyla, çalışma veya oturma izni alarak altı aydan daha fazla yurt dışında yaşayan Türk vatandaşları, Türkiye’de yerleşmiş olmayan yabancı uyruklu gerçek kişiler ile kanuni ve iş merkezi Türkiye’de olmayan ve bir iş yeri ya da daimi temsilci vasıtasıyla Türkiye’de kazanç elde etmeyen kurumlara yapılan konut veya iş yeri teslimleri KDV’den istisnadır.
KDV Genel Uygulama Tebliği’nin (II/B-12.2.2) bölümünde bedelin Türkiye’ye getirildiğinin nasıl tevsik edileceğine (belgelendirileceğine) ilişkin açıklamalar yer almaktadır.
Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No.27) ile söz konusu bölüme, alıcılar dışındaki kişiler tarafından yapılan döviz transferlerinin tevsikine ilişkin aşağıdaki düzenleme eklenmiştir.
“Alıcılar dışındaki gerçek veya tüzel kişiler tarafından bankalar aracılığıyla satıcıların hesabına yapılan döviz transferleri;
– Döviz transferine ilişkin banka dekontunda alıcıya ve teslime konu konut veya iş yerine ilişkin bilgilere (proje adı, adresi, bağımsız bölüm numarası) yer verilmesi veya
– Dövizi transfer eden gerçek veya tüzel kişiler tarafından, transfere konu tutarın alıcı adına gönderildiğine dair satıcıya, alıcı ve teslime konu konut veya iş yerine ilişkin bilgileri (proje adı, adresi, bağımsız bölüm numarası) içeren bir muvafakatname verilmesi,
kaydıyla istisna uygulamasında Türkiye’ye getirilen döviz olarak kabul edilir.”
Yukarıdaki değişiklik ve düzenlemeler, Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No.27) Tebliğ’in yayım tarihi olan, 15 Ekim 2019 yürürlüğe girmiştir.
7- Genel ve özel bütçeli kamu idarelerine, il özel idarelerine, belediyelere ve köylere bağışlanan tesislerin inşasına ilişkin istisna
KDV Kanunu’nun 13. maddesinin 1. fıkrasının (k) bendine göre, genel ve özel bütçeli kamu idarelerine, il özel idarelerine, belediyelere ve köylere bağışlanmak üzere yapılan okul, sağlık tesisi ve yüz yatak (kalkınmada öncelikli yörelerde elli yatak) kapasitesinden az olmamak üzere öğrenci yurdu ile çocuk yuvası, yetiştirme yurdu, huzurevi, bakım ve rehabilitasyon merkezi, mülki idare amirlerinin izni ve denetimine tabi ibadethaneler, Diyanet İşleri Başkanlığı denetimine tabi yaygın din eğitimi verilen tesisler, Gençlik ve Spor Bakanlığına ait gençlik merkezleri ile gençlik ve izcilik kamplarının inşası dolayısıyla bağışta bulunacaklara yapılan teslim ve hizmetler 1 Haziran 2018 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere KDV’den istisnadır.
KDV Genel Uygulama Tebliği’nin (II/B-15.1.3) bölümünde yukarıdaki istisna kapsamına giren işlemlerle ilgili açıklamalar yer almaktadır.
Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No.27) ile söz konusu bölüme aşağıdaki cümle eklenmiştir:
“Mülkiyeti Türkiye Diyanet Vakfında bulunmakla birlikte, anılan Vakıf tarafından karşılıksız, süresiz ve geri dönüşsüz olarak Diyanet İşleri Başkanlığına tahsis edilen madde kapsamındaki ibadethane ve din eğitimi verilen tesislerin inşası dolayısıyla bağışta bulunan söz konusu Vakfa yapılan teslim ve hizmetler de istisna kapsamındadır.”
Yukarıdaki değişiklik ve düzenlemeler, Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No.27) Tebliğ’in yayım tarihi olan, 15 Ekim 2019 yürürlüğe girmiştir.
8- İndirimli Teminat Uygulaması Sistemi (İTUS) ve Hızlandırılmış İade Sistemi (HİS) sertifikalarının iptal edilmesi
KDV Uygulama Tebliği’nin (IV/B-3.) bölümünde İndirimli Teminat Uygulaması Sistemi (İTUS) sertifikasının, (IV/C-3.) bölümünde ise Hızlandırılmış İade Sistemi (HİS) sertifikalarının iptal edilmesine ilişkin düzenlemeler yer almaktadır.
Bu bölümlerde; vergi borçlarını vadesinde ödemediği anlaşılan mükellefler ile haklarında sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenlediği veya kullandığı konusunda vergi dairesine “olumsuz rapor” bulunan mükelleflerin sertifikalarının iptalinden sonra, nihai yargı kararları çerçevesinde bu belgelerin tekrar verilmesi ve iade işlemlerinin yine söz konusu sertifikalar kapsamında yürütülmesine ilişkin usul ve esaslar açıklanmaktadır.
27 seri numaralı Tebliğ’le bu bölümlerdeki “nihai” ibareleri tebliğ metninden çıkarılmıştır. Bu değişiklik ile söz konusu sertifikaların (İTUS ve HİS) yukarıdaki nedenlerle iptalinden sonra, nihai yargı kararı beklenmeden yargı kararına istinaden mükellefe tekrar sertifika verilebilecek veya bu sertifikalar kapsamında işlem yapılacaktır.
Yukarıdaki değişiklik ve düzenlemeler, Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No.27) Tebliğ’in yayım tarihi olan, 15 Ekim 2019 yürürlüğe girmiştir.