6.8 C
İstanbul
22/12/2024
Türkiye'den

İhracat işlemlerine ait bedellerin yurda getirilmesinde önemli değişikler

2018-32/48 sayılı Tebliğ ile Türkiye’de yerleşik kişiler tarafından gerçekleştirilen ihracat işlemlerine ilişkin bedellerin esas olarak, yurda getirilme süresinin fiili ihraç tarihinden itibaren 180 günü geçemeyeceği ve bu bedellerin en az yüzde 80’inin bir bankaya satılmasının zorunlu olduğu hükmü yer almaktaydı.

 

Ancak uygulamada; ihracat işlemlerine ilişkin bedellerin yurda getirilmekle birlikte eksik kalan kısımların terkin edilmesi, özelliği olan ihracat bedellerinde yaşanan sorunlar, Türk parası üzerinden yapılan ihracat karşılığında döviz getirilmesine imkan tanınması yönündeki ihracatçılarda gelen talepler ve mücbir sebep hali dışında olmakla birlikte ihracat bedellerinin yurda getirilmesine engel olan ve resmi kayıtlarla tevsik edilebilen durumlarda da ek süre ihtiyacı, 2018-32/48 sayılı Tebliğde değişikliklere gidilmesini gerektirmiştir.

 

31 Aralık 2019 tarihli 5. mükerrer Resmî Gazete’de yayımlanan 2019-32/56 sayılı Tebliğ ile yapılan değişiklikler, bu yazımızın konusunu oluşturmaktadır. 2019-32/56 sayılı Tebliğdeki değişiklikler, esas itibarı ile ihracatçının lehine olup, ana hatları ile aşağıda yer almaktadır.

 

  1. 1. İhracat bedellerinin en az yüzde 80’inin bankaya satılma zorunluluğu kaldırılmıştır. Buna göre bedellerin yurda getirilmesine ilişkin zorunlulukta (fiili ihraç tarihinden itibaren en geç 180 gün içinde) bir değişiklik olmamakla birlikte Yeni Tebliğ’le sadece bu bedellerin bankaya satılma zorunluluğu kaldırılmış olmaktadır. Bu değişiklik kapsamında, Tebliğ’in “Özelliği Olan İhracat” bölümünde yer alan bankaya satılmaya ilişkin ibareler de Tebliğ metninden çıkarılmıştır. 2018-32/48 sayılı Tebliğ’in “Özelliği Olan İhracat” başlıklı 5. maddesine, ihracat işlemlerine ait sözleşmelerde bedellerin tahsili için fiili ihraç tarihinden itibaren 180 günden fazla vade öngörülmesi durumunda, bedellerin vade bitiminden itibaren 90 gün içinde yurda getirilmesinin zorunlu olduğuna dair düzenleme eklenmiştir.

Ticari amaçla mal ihracında, bedelleri yurda getirilme süresi içinde gelen ihracat ile ilgili hesaplar aracı bankalarca kapatılmaktadır. Yeni düzeleme ile; bankalarca, söz konusu bedellerin yurda getirildiğine dair “İhracat Bedeli Kabul Belgesi” isimli formun doldurulması gerektiğine ilişkin hüküm eklenmiştir. Ancak, ihracat bedellerinin takip edileceği bilgi sistemi Hazine ve Maliye Bakanlığınca uygulamaya alınana kadar İhracat Bedeli Kabul Belgesi yerine bankalarca Döviz Alım Belgesinin kullanılması mümkün bulunmaktadır.

 

  1. 2018-32/48 sayılı Tebliğ’de Türk parası üzerinden yapılan ihracat karşılığında döviz getirilmesinin mümkün olduğu belirtilmekteydi. Yeni Tebliğ’le bu hüküm “Ancak, döviz üzerinden yapılacağı beyan edilen ihracat karşılığında farklı bir döviz cinsinin veya Türk parası üzerinden yapılacağı beyan edilen ihracat karşılığında döviz getirilmesi mümkündür.” şeklinde değiştirilmiş ve Türk parası üzerinden yapılan ihracat karşılığında döviz getirilmesine imkan tanınmaktadır.

 

  1. 3. 2018-32/48 sayılı Tebliğ’in maddesinde ayrıca mücbir sebep hallerinde verilecek ek sürelere ilişkin düzenlemeler yer almaktadır. Bu maddeye, 2019-32/56 sayılı Tebliğ ile 7 fıkra ile mücbir sebeplerin varlığı nedeniyle Vergi Dairesi Başkanlığınca veya Vergi Dairesi Müdürlüğünce verilen 24 aylık ek sürenin sonunda mücbir sebebin devamının belgelenmesi halinde açık ihracat hesabının kapatılmasına ilişkin taleplerin Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından incelenip sonuçlandırılacağına ilişkin düzenleme eklenmiştir.

 

  1. 4. Mücbir sebep halleriyle ilgili maddeye “Haklı durum” hali eklenmiştir. Buna göre haklı durum; mücbir sebep halleri dışında kalan, ancak bedel getirme süreleri içerisinde ihracat bedelinin yurda getirilmesine engel olan ve resmi kayıtlarla tevsik edilebilen durumlar olarak tanımlanmıştır. Bu haller Vergi Dairesi Başkanlıkları veya Vergi Dairesi Müdürlüklerince haklı durum olarak değerlendirilebilecektir.

 

  1. 5. 2018-32/48 sayılı Tebliğ’in 10. maddesinde, her bir gümrük beyannamesi itibarıyla bankalar veya vergi daireleri (başkanlık/müdürlük) tarafından hesapların terkin edilmek suretiyle kapatılmasına ilişkin hükümler yer almaktaydı. Söz konusu madde aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“Her bir gümrük beyannamesi itibarıyla;

  1. a) 30.000 ABD dolarına kadar noksanlığı olan ihracat hesapları doğrudan bankalarca ödeme şekline ve toplam beyanname tutarına olan oranına bakılmaksızın,
  2. b) 30.000 ABD dolarından yüksek olmakla birlikte 100.000 ABD doları veya eşitini aşmayan, beyanname veya formda yer alan bedelin yüzde 10’una kadar noksanlığı olan (sigorta bedellerinden kaynaklanan noksanlıklar dahil) ihracat hesapları doğrudan bankalarca ödeme şekline bakılmaksızın,
  3. c) 200.000 ABD doları veya eşitini aşmamak üzere, 9’uncu maddede belirtilen mücbir sebep ve haklı durum halleri göz önünde bulundurulmak suretiyle beyanname veya formda yer alan bedelin yüzde 10’una kadar açık hesaplar ilgili Vergi Dairesi Başkanlığınca veya Vergi Dairesi Müdürlüğünce,

terkin edilmek suretiyle kapatılır.”

 

  1. 6. 2018-32/56 sayılı Tebliğ’in 10. Maddesiyle, 2018-32/48 numaralı Tebliğin 13’üncü maddesinin ikinci fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır. 2018-32/48 sayılı Tebliğ’in 13’üncü maddesinin ikinci fıkrasında; “Bu Tebliğ hükümleri yürürlük tarihinden itibaren 6 ay süresince geçerlidir.” hükmü yer almaktaydı. Bu düzenleme ile geçici süreyle (en son 18 ay olarak) uygulanacağına ilişkin hüküm de kaldırılmış olup, Tebliğ uygulaması sürekli hale getirilmiştir.

 

  1. 7. 31 Aralık 2019 tarihi itibarıyla açık bulunan ihracat hesapları için, bu Tebliğin ihracatçı lehine olan hükümleri uygulanacaktır. 2019-32/56 sayılı Tebliğ yayım tarihi olan, 31 Aralık 2019 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Benzer Haberler

Türk Telekom ve Petrol Ofisi Grubu’ndan Dijital Dönüşüm Hamlesi

Lubricant World

“Yağlayıcı Ürün Grubu Çalıştayı” Özel Sektörün Geniş Katılımıyla Gerçekleşti

Lubricant World

Kasım Ayında Kimya Sektöründen 2,5 Milyar Dolarlık İhracat

Lubricant World