Mayıs 2018’te Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) tarafından yayınlanan “Küresel Elektrikli Taşıt Görünümü” raporuna göre 2017 yılında önceki yıla göre yüzde elli beş artışla elektrikli taşıt sayısı üç milyon yüz dokuz bin elli sayısına ulaştı. Çin’de rekor kırılarak bir milyon’dan fazla elektrikli taşıt satılırken, Norveç dünyanın en gelişmiş pazarı olmayı sürdürüyor. İkincilik pazarda İzlanda’ya, üçüncülük ise İsveç’e ait.
Elektrikli taşıtlar yakıt hücreli, bataryalı ya da hibrit olabilir. Günümüzde çoğunlukla Elektrikli Taşıt (ET) dendiğinde şarj edilebilir bataryalı ve içten yanmalı motorsuz taşıtlar tanımlanmaktadır. Bu taşıtlara örnek olarak BMW i3, Nissan LEAF, Mitsubishi i-MiEV ve Toyota Rav4 verilebilir.
Hem otomotiv üreticilerini hem de yağlama yağı üreticileri başta olmak üzere tüm tedarikçi sektörleri etkileyerek ve hızla büyüyen ET pazarı endüstriyi değiştiriyor. İçten yanmalı motorsuz ET teknolojisinde motor yağı kullanımı yoktur. Bilindiği üzere içten yanmalı motorlu bir otomobilin can damarı, yağlayıcısı motor yağıdır. Motor yağları, sektörün önemli bir ürünü ve pazarın kıymetli bir ekonomik öğesidir. Yanı sıra içten yanmalı taşıtların kaldırılması beklentisi, yapılan düzenleme ve öngörüler de yağlayıcı sektörünü ciddi etkileyecektir. Ancak en erken öngörülere göre bu sürecin on yıllar alacağı belirtilmektedir. Bir diğer bakış açısında ise gelir düzeyi yüksek ve çevreye duyarlı ülkelerde dahi devlet destekleri olmadan tüketici eğiliminin klasik taşıtlar olduğunu bildirilmektedir. Ayrıca ET pazarında farklı tasarımlara sahip küçük motorlu hibrit elektrikli taşıtların payının ne olacağı konusu da tartışılmaktadır.
Tüm bu gelişmeler orijinal ekipman üreticilerini yeni bir yağlayıcı dünyasına, yeni teknolojilere hazırlıklı olmaya zorunlu kılmakta. Özellikle ET teknolojisinin gereği elektrikli modüller, sensörler ve devrelerle etkileşimde olacak aktarma yağları, gresler, soğutucular için elektromagnetik alana, yalıtım malzemelerine, hız ve motorun yaydığı ısıya uygun yeni talepler oluşacak ve yeni çözümler gerekecektir. Lider yağlayıcı üreticileri bu konularda gelişim stratejilerini düzenlediklerini ve pazar gelişimine uyum için çalıştıklarını belirtmekte. Bu durum otomotiv endüstrisindeki küresel elektrifikasyon gelişmelerinin yağlayıcı sektöründe yenilik fırsatları tetikleyicisi olacağını göstermektedir.
